Arjantin’de 19 Kasım Pazar günü yapılan ikinci tur devlet başkanlığı seçimini Javier Milei kazandı. Özgürlük Gelişimi Partisi’nin adayı Milei, yaptığı açıklamalar ve verdiği seçim vaatleri dolayısıyla dünya siyasetindeki sağ popülist isimlerden ABD eski başkanı Donald Trump ve Brezilya eski devlet başkanı Jair Bolsonaro’ya benzetiliyor.
Peki, Javier Milei kimdir? Milei, 22 Ekim 1970 tarihinde Buenos Aires’te doğdu. Lisans eğitimini Belgrabo Üniversitesi’nde Ekonomi alanında tamamlayan Milei, yüksek lisans eğitimini Instituto de Desarrollo Económico y Social ve Torcuato di Tella üniversitelerinde aldı. 21 yıl boyunca makro ekonomi, ekonomik büyüme, mikro ekonomi ve ekonomistler için matematik alanında uzman bir profesör olan Milei, Arjantin televizyonlarında katıldığı programlarda yaptığı ekonomi yorumlarıyla ün kazandı.
‘HER ERKEĞİN KENDİ DİNAMİĞİ VARDIR…’
The Guardian gazetesinin aktardığına göre, Milei, katıldığı televizyon programlarında hem ülkedeki enflasyon sorunu hakkında konuşuyor hem de ‘tantrik cinsellik’ konusunda açıklamalarda bulunuyordu. Örneğin, katıldığı programlardan birinde, “Her erkeğin kendi dinamiği vardır. Ben her üç ayda bir boşalıyorum” diye konuşmuştu.
Bekar olan ve hiç evlenmeyen Milei, ‘nihai amacın orgazm değil süreçten keyif almak olan yavaş ve meditatif bir cinsel ilişki’ şekli olan tantrik seks konusunda ders verdiğini anlatmış, kamuoyuna yaptığı açıklamalarda grup seks yaptığıyla ilgili ifadeleri de yer almıştı.
‘MAFYA ADAPTE OLUR, MAFYA YALAN SÖYLEMEZ…’
Birkaç yıl öncesine kadar siyaset sahnesinde olmayan Javier Milei, 2021 yılında Özgürlük Gelişimi Partisi’nden milletvekili seçilerek parlamentoya girdi. Kendisini ‘anarko-kapitalist’ olarak tanımlayan Milei, serbest piyasa ekonomisini savunuyor ve hükümetin piyasaya olan müdahalesini olabildiğince azaltmayı hedefliyor.
Milei, daha önce yaptığı bir açıklamada da “Eğer devlet ve mafya arasında seçim yapmak durumunda kalsam mafyayı seçerdim çünkü mafyanın kodları vardır, mafya adapte olur, mafya yalan söylemez. Ve hepsinden önce, mafya rekabet eder” ifadelerini kullanmıştı.
‘İSA PEYGAMBER VERGİ ÖDEMEDİ’
Milei’nin devlet başkanı olduktan sonra hayata geçirmek istediği ‘elektrikli testere’ planlarında biri de ‘şişirilmiş’ devlet mekanizmasını küçültmek. Milei, daha önce sosyal medyada paylaşılan bir videoda, aralarında Sağlık Bakanlığı’nın da olduğu bir dizi bakanlığı kapatmayı planladığını, 18 bakanlıktan geriye 8 bakanlık bırakacağını anlatmıştı.
Javier Milei’nin konuşmaları sırasında hedef aldığı isimler arasında Papa Franciscus da vardı. Arjantin’in seçilmiş devlet başkanı Milei, kendisi de Arjantin vatandaşı olan Papa’ya ‘lanet komünist’ sözüyle atıfta bulunmuş, Papa Franciscus’un ‘komünist bir pislik’ olduğunu söylemiş ve ‘dünyadaki kötülüğün temsilcisi olduğunu’ iddia etmişti. Milei, bir sosyal medya mesajında ise şöyle demişti: “İsa vergi ödemedi”.
‘ORGANLAR KİŞİNİN KENDİ MALIDIR, İSTERSE SATABİLİR’
Milei, annenin hayatının tehlikede olduğu durumlar haricinde kürtaja yasak getirmeyi ve bireysel silahlanma konusunda yasal düzenlemeleri gevşetmeyi savunurken, organ nakliyle ilgili süreçlerde ‘piyasa mekanizmalarını’ destekliyor.
Daily Mail’in aktardığına göre, ülkesindeki uzun organ nakli bekleme listeleri konusunda bu mekanizmaların devreye girebileceğini savunan Milei, yaptığı bir açıklamada, organların kişinin kendi mülkü olduğunu, isterse satabileceğini belirtmişti.
‘KÜBA’NIN KOMÜNİSTLERİYLE İŞİM OLMAZ’
Bir ekonomist olarak Arjantin’in Peso kullanmayı bırakıp ABD Doları’nı ülkenin resmi para birimi olarak benimsemesini ve Merkez Bankası’nın kapatılmasını savunan Javier Milei, vergileri azaltmayı ve devletin sahip olduğu şirketleri özelleştirmekten yana.
Dış politika konusunda ise Milei, ABD ve İsrail’in ülkesinin ‘doğal müttefikleri’ olabileceği görüşünde. Javier Milei, konuya ilişkin yaptığı bir açıklamada, “Küba, Çin ve Kuzey Kore’nin komünistleriyle bir işimin olmasını istemiyorum” ifadelerini kullanmıştı. Milei’ye göre, yalnızca ‘sosyalizm ile savaşan’ ülkeler Arjantin’in müttefikleri olabilir.
‘SOLCULARLA SAVAŞIN AŞIRILIKLARI…’
Arjantin’in seçilmiş devlet başkanı Milei, ülkede 1976’dan 1983’e kadar hüküm sürmüş askeri diktatörlük dönemini de ‘solculara karşı yürütülen savaşın aşırılıkları’ olarak tanımlıyor. Söz konusu yıllarda ülkede 30 bin kişinin öldürüldüğü tahmin edilirken, Milei bu sayının ‘söylenenden çok daha az olduğunu’ ileri sürmüştü. (DIŞ HABERLER)
