Portakal’ın Açıklamaları Barış Pehlivan’a Yönelik Tepkilere Neden Oldu
Sözcü TV’nin ana haber bülteni sunucusu Fatih Portakal’ın, gazeteci Barış Pehlivan’ın gözaltına alınmasına ilişkin sözleri toplumsal medyada büyük yankı uyandırdı.
Dün Barış Pehlivan, Seda Selek ve Serhan Asker’in gözaltına alınmasının ardından hemen bülten sunmaya başlayan Portakal, Pehlivan’ın gazetecilik faaliyetlerine eleştirilerde bulunmuştu. Bu sözlere özellikle sosyal medyadan birçok tepki geldi.
Konuyla ilgili YouTube kanalında bir açıklama yapan Portakal, “Gelen tepkileri anlıyorum. Ülkemizde büyük bir bölünme var. ‘Eğer karşı tarafta yapıyorsa, ya da yandaşsa sen muhalefetteysen, muhalif gazetecileri korumak zorundasın. Hatta yanlış yapsalar bile korumak zorundasın’ şeklinde bir algı var. Ancak yanlışları desteklememeliyiz. Yanlışa yönelirsek doğruya ulaşamayız” şeklinde konuştu.
‘Benimle İlgili Ortak Bir Dava Var’
Portakal, “Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan’la birlikte yargılandığımız ortak bir dava var. Hepimiz bu davada sanık konumundayız. Ve yargılama halen devam ediyor. Yaklaşık olarak 29 Mayıs’ta bir duruşma olacak, sonucunu bilmiyorum. Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan benimden daha iyi gazeteciler. Araştırmacı gazetecilik yapan, kitaplar yazan kaç kişi var ülkemizde? Ben kesinlikle ne Barış’ın, ne diğer Barış’ın, ne de İsmail Saymaz’ın, Murat Ağırel’in gazeteciliklerini sorgulamam. Bu konuda hiçbir şey söyleyemem. Ben televizyon haberciliğinde iyi olduğumu düşünüyorum. Televizyon haberciliği alanında iyi ve kurallara bağlı bir yayın yaptığımı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
‘Gözaltı Şeklini Tasvip Etmiyorum’
Portakal, açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Savcılık önüne çıkmalarının sebebi şu; ‘İzinsiz şekilde birisiyle yapılan konuşmayı kayda almak, yayınlamak ve hedef göstermek.’ Bu TCK’da bir suç unsuru ve bunun her gazeteci tarafından bilinmesi gerektiğini düşünüyorum. Barış’ın bunu bilmediğini söylemek mümkün değil. Aynı şekilde Serhan ve Seda’nın da bu kuralı bilmemesi düşünülemez. Off the record denilen bir kavram var. Basın etiğinde bunun yeri mevcut. Bu tür konuşmaları yayınlamazsınız, ara sıra birkaç cümle geçersiniz. Ben de bu durumu gözlemledim. Gördüğümde şaşırdım. Halk TV bu nasıl yayınladı diye düşündüm. Eleştirdim. Gözaltına alınma şeklini kesinlikle onaylamıyorum. İfade vermek için çağırırsınız, zorlama ile polisle kanala getirmek gerekmez. Zaten onlar da bir tür gösteri yapıyorlar, savcılık gösterisi, polis gösterisi… İfadesini alırsınız, kararınızı verirsiniz” şeklinde konuştu.
Portakal Ne Dedi?
Portakal, yaptığı eleştirilerde şu ifadeleri kullandı: “Barış Pehlivan’ın yaptığı doğru değildi. Bilirkişi ile yaptığı konuşma, karşısındaki kişinin ‘Halk TV’ye çıkmak istemiyorum’ gibi beyanlarının ardından bu konuşmayı yayınlarsanız hatalı olursunuz. Türkiye şartlarını bilen bir gazeteci olarak, gazetecilik etiği bakımından bunu yapmamalıydı. Barış’ı bu yönden eleştirebilirim. Ancak mesleki bilgi ve beceri bakımından eleştirme hakkına sahip olduğumu düşünüyorum. Ancak bu tarz gözaltılar ile eleştiri yapılmasının doğru olmadığı kanaatindeyim. Çağrılırsınız, ifadenizi verirsiniz. Kaçacak bir haliniz yok. Burada asıl amaç kamuoyunu harekete geçirmek ve bir nevi gözdağı vermek gibi gözüküyor” dedi.
(SOSYAL MEDYA)
